hesabın var mı? giriş yap

  • --- spoiler ---

    herşey iyi hoş da, jack nasıl da adanın koruyuculuğunu kitledi hurley'e. hiç müsait misin, düşünür müsün, yapabilir misin, nerden baksan bi 200 - 300 yıl falan sürer bak bi düşün istersen yok. hop, aga ben aşşa iniorum bi bok yediydik onu düzeltcem, ada ellerinden öper.

    ben ömrümde böyle iş kitleme görmedim.

    --- spoiler ---

  • .........
    sütlemako verdana
    1 gigabayt meydana
    gel de uyma şeytana
    bak bak bak bak duğrağmağdım

    10.000 dinleyişim ve sözlerinin bu şekilde olduğunu iddia edebilirim.

  • linç kavramının ne olduğunu bana öğreten programdır. olay yerine ifade alınması için götürülen bir tecavüzcünün nasıl linç edildiğini göstermişlerdi bu programda.

  • 'bir arkadasimi bugun aksamustu saat 6da bulusup kendimizin panda oldugunu dusunerek dans etmeye davet ettim tamam dedi geliyo' seklinde bir twit atan ve bu twitine de bir takipcisinden "nil hanim merhaba torbacinizin numarasini dm atar misiniz cok ozel degilse" cevabini hakkiyla alan oyuncu,sarkici, muzisyen , kose yazari kizimizdir.

  • bim'lere (market) girerken 2 aşamalı kapı olur. nedenini merak ettim. ilk etapta herkes gibi soğuğu içerde muhafaza etmek içindir diye düşünüyordum. ama o zaman çıkarken neden tek kapı vardı? soğuk girerken çıkıyordu da, çıkarken çıkmıyor muydu? kafamda deli sorularla gittim ve sordum. cevap şöyleydi;

    "iki kapının, iki farklı anahtarı olur. marketi sabah açan, akşam kapatan görevlilere iki anahtarda verilir, sadece dış kapının anahtarı ise markete günlük malzeme getiren toptancılara verilir. sabahın erken saatlerinde mal getiren toptancı, malzemeyi iki kapının arasına bırakır ve dış taraftaki kapıyı kitler ve gider. açılış saati geldiğinde iki kapınında anahtarını cebinde bulunduran bim görevlisi kapıları açar malzemeleri dizer işine bakar. böylece zamandan ve iş gücünden tasarruf edilir."

    belki önemsiz ama benim hoşuma gitti. paylaşmak istedim.

    edit: 'iki kapı arası çok küçük', 'malı toptancı getirmez' gibi mesajlar aldım. malzemeler günlük süt ekmek gibi malzemeler zaten. ama bu durumun takipçisi olacağım. tekrar editleyeceğim.

    edit2: gelen bilgilerle kesinleşti. dediğim gibi süt ve ekmek bazen de sebze meyve geliyormuş. taze olması gereken ufak şeyler yani. malum fırın&sütçü&haller vs işlerine sabahın ilk ışıklarında başlıyor, bim ise saat 9 da açılıyor. sistem bunun üzerine.

  • 2 gündür benim çocuk isyanlarda. günde 1,5 saat youtube izleme hakkı vardı. prenses elif filan. baba, youtube niye açılmıyor diye başımın etini yedi. ben de tayyip amcan kısmış interneti diye anlatmaya çalıştım. 5 yaşındaki çocuğun bile daha şimdiden antipatisini kazandın reis.

  • sosyal mesafeye uyumlu, canlar canı pozisyondur.

    koltuk-kanepe dostu bir arkadaştır. yatakta çok keyifli olmaz. ben kanepe versiyonu anlatıcam.

    kadın kişisi biraz ağzının tadını biliyorsa bunda twerk-samba modunda takılır.
    tabii biraz kondüsyon istiyor bu şekilde. erkeğin dizlerinden güç alınabilir.
    (squad yapan kızlar bunu beğendi)

    finale doğru geriye devrilerek nihayetlenebilir. zira g bölgesi vajina ön duvarında olduğu için, yapısı gereği 90° açıyla duran penis tam o bölgeye basınç uyguluyor spesifik olarak. mutlu sona doğru son düzlükte yardirmak için ideal bir geçiştir, ponçik bir kombinasyondur.
    (ters köprü yapan kızlar bunu beğendi)

    spor yapmayan hanımlar için zorlayıcı olabilir

    son devrilme safhası için; erkegin iki yanında hacimli yastıklar olursa iyi olur. koltuğun sırtı tutunmak için çok geride; koltuğun oturma seviyesi ise çok aşağıda kaliyor zira.

  • geçen hafta iş meselesi sebebiyle gittiğim ülke. tam toplantıdayken, masadaki tüm almanların tırnaklarına baktım ve eciş bücüş, kemirilmiş gibiydi. daha sonra etrafımdaki almanlara da baktım, onlarınki de aynıydı. dayanamadım sordum. dedim tırnak makaslarınız, dünya standartlarından farklı mı?

    das hayır dedi masadaki iş ortağımız alman. peki dedim tırnaklarınız neden böyle kemirilmiş gibi? biz dedi dostum, her gece kıskançlıktan tırnaklarımızı kemirerek uyuruz. kimi kıskanıyorsunuz dedim.işte o an, tüm restoran ayağa kalkıp istiklal marşı okudu. o kadar gururlandım ki, ağladım be sözlük.

  • (bkz: kuru kalabalık)
    dünya'nın en boş insanlarının yaşadığı ülkedir. fakir fukara çilekeş ülkelerin vatandaşları bile böyle boş beleş değildir. adamların hayatta kalmak için bir şeyler öğrenmesi ve onu çok iyi uygulaması gerekir zira. türkiye'de durum böyle değil. türkiye'de milyonlarca insan var üreten kesimin üstünden geçinen.

    90'larda bir söylem vardı. devlet bize baksın diye. o söylem gerçek oldu şu an. devletin baktığı milyonlar var. devletin ne olduğunu anlamakla ilgili bir gerizekalılık mevcut türkiye'de. devlet demek sen ben demek. şu an milyonlarca insan boş boş ortalıkta dolanıyor ve sen ben çalışıp onlara bakıyoruz. durum bu. ama bu duruma uyanmış kimseyi göremiyoruz.

    kimisi öğrenci olduğu için sağdan soldan sosyal yardımla(senden benden) geçiniyor. kimisi direkt akp'li olduğu için çeşitli vakıflardan(senin benim paramla finanse edilen) geçiniyor. kimisi 45 yaşında emekli olmuş senden benden geçiniyor. kimisi kapağı devlete belediyeye vs atmış gizli işsiz ve senden benden geçiniyor. kimisi harbi işsiz anasından babasından karısından kocasından abisinden ablasından geçiniyor.

    ya şu kodumun yerinde bu kadar insansınız. kaçınız bir şey üretiyor?

    söyleyeyim.
    türkiye'de çocuklar hariç her 2 kişiden birisi çalışmıyor. ya ev hanımı, ya emekli, ya işsiz, ya öğrenci, ya engelli ya da birşey birşey ama çalışmıyor. yani kuru kalabalık. %46 istihdam oranı yani çalışmayan çalışandan fazla. ki bu tuik raporu, güvenmeyin fazla. bunun içinde tonla polis, asker, atm memuru, torpilli atm belediye çalışanı, danışman zart zurt var.

    bu çalışanların kaçı bir şey üretiyor gerçekten?
    sanayide yaklaşık 6 milyon insan, tarımda yaklaşık 6 milyon insan çalışıyormuş türkiye'de. 12 milyon etmiyor toplamda ama hadi 12 milyon diyelim. türkiye'de bir şeyler yapan üreten insan sayısı bu. bunun da içinde bu sektörlerin satış pazarlama, reklam, yönetim zart zurtu mevcut. buğday üreten, un üreten, undan ekmek üreten, araba parçası üreten, plastik üreten insanlardan bahsediyorum. bunlar olmasa hepimiz acımızdan gebeririz.

    ben anlamıyorum bu kadar insan hizmet sektöründe çalışıyor. kime ve neye hizmet ediyorsunuz abi siz? bommmboş insanlara hizmet ediyorsunuz. hayır size sormuyorum. bu durumu yaratanlara soruyorum aslında.

    sonra da soruyorsunuz türkiye'de neden alım gücü düşük diye. ki bunu da soramıyorsunuz aslında. her şey pahalandı diyorsunuz.

    türkiye'de bir şey üreten yokki. türkiye koca bir saadet zinciri. herkes birbirini kazıklıyor.

    ülke çapında değil de ufak çapta düşünün. eviniz var. bu eve birileri yemek, su, elektrik, internet ve eşya sokmak zorunda. evde 8 kişi yaşıyor. bu evde yaşayan 8 kişiye karşın sadece bir kişi çalışıp para getiriyor. getirdiği parayla da tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. türkiye bu işte. 8 kişiden 5'i hiçbirşey yapmıyor biri çocuk dördü işsiz bunların. kalan 2 kişi de evde size ve ev ahalisine hizmet ediyor. o dışarda çalışıp para getiren de evde öyle huzurlu falan değil ha. herkes etini kopartıyor akbaba gibi zavallının üstünden.

    böyle ev mi geçindirilir?

  • hamaset nedir?
    işte tam olarak budur.
    plajlarımıza cesetleriniz vurduğu için özür dilemene gerek yok yavrum.

    o plajlarda, çakal sürüsü gibi toplanıp, nargile çeke çeke, bağıra çağıra, gözlerinizle ve fotoğraf çektiğiniz kameralarınızla kadınlarımızı rahatsız etmeyin yeter.

    bir de bu mağdur ayaklarını bırakın. kimse salak değil. mağdur ile yüzsüzü birbirinden ayırabiliyoruz.

  • bundan beş yıl önce, çin çok ağır bir ekonomik krize doğru yol alıyor deseydiniz muhtemelen insanların çok büyük bir kısmı size deli gözüyle bakardı. oysa ki çin'i gelecekte çok ağır bir ekonomik krizin beklediği on yıl önce belliydi.

    uzun yıllar %10 civarında büyüyen çin ekonomisi (1990-2000 ve 2000-2010 döneminde ülkenin ortalama büyüme hızı sırasıyla yüzde 10,65
    ve yüzde 10,84 olmuştur) 2013 yılına gelince %8.1 büyüyerek ilk tehlike çanlarını çalmış 2010-2020 arası ise %6.75 büyüme hızı ile çin mucizesi diye anlatılan şeyin aslında çin masalı olduğunu olduğunu göstermiştir.

    2020 yılında tek büyüyen ekonomi olması, 2021 yılında ise %8,1 oranında büyümesi çin'in eski günlere dönmekte olduğu şeklinde yorumlara neden olduysa da 2022 yılında açıklanan %3'lük büyüme oranı bütün iyimser tahminleri enkaz altında bırakmış, çin'de uzun zamandır sümen altı edilen finansal ve ekonomik sorunların gün yüzüne çıkmasına sebep olmuştur. şüphesiz ki bu sorunların en başında emlak krizi ve bu krizle bağlantılı gölge bankacılık kurumlarının birçoğunun ağır iflas durumunda olması gelmektedir.

    çin'in basit bir enflasyondan korunma modeli vardı. tüketim mallarında iç talebi düşük tut, halkın elindeki parayı inşaat projelerine yatırmasını sağla ve reelde asla sahip olamayacakları (çin'de ev satın alamaz, 75 yıllığına kiralamış olursunuz) mülkler üzerinde tasarruf sahibi olduklarına inandır. bu plan aslında çok uzun bir süre kusursuz işledi. halk bu sayede tasarruflarının %80'ini bu inşaat projelerine yatırdı. sadece yatırmakla kalmadı aynı zamanda çok uzun vadeli borçlandı.

    diğer taraftan bu model binlerce inşaat şirketi doğurdu. birçok şirket gerekli sermayeden yoksun olmasına rağmen devasa inşaat projelerine girişti. şirketler mali yetersizliklerini bilmelerine rağmen bu projelere ileride kar edecekleri ve ya yeterince ön ödeme yapacak müşteriler olacağı ümidiyle başlıyordu. bunlar gerçekleşmediğinde ise geriye çare olarak tahviller çıkarmak, çeşitli gölge bankacılık kurumlarına borçlanmak ve projeleri aynı kurumlara ipotek etmek kalıyordu. evet şirketler büyüyordu ama borçları azalmıyor aksine günden güne artıyordu. bu durumun yakında çok büyük iflaslar getireceğini gören çin yönetimi 2014 ve 2021'de buna müdahale etmeyi denediyse de başarısız oldu.

    burada çin'deki gölge bankacılık kurumlarına bir parantez açmamız gerek. 2008 mortgage krizi'nde tüm emlak balonu sadece dört yıl içinde patlamıştı. çünkü riskli konut piyasasına kredileri verenlerin birçoğu hedge fonlardı. çin'de ise kredi verenlerin çok büyük bir kısmını özellikle inşaat sektöründe faaliyet gösteren şirketler oluşturuyordu. daha geçtiğimiz ay ağır iflas durumunda olduğunu açıklayan zhongzhi enterprise group aslında kereste imalatı ve ticareti yapıyordu. dünya'daki diğer benzer niteliklerdeki kurumlar para vererek finansman sağlarken çin'de bu ciddi oranda inşaat malzemeleri ve ekipmanlarına dayanıyordu. üstelik çin'de de tıpkı türkiye gibi vade uygulamasının yaygın olması sürekli borçları ötelemeyi mümkün kılıyordu. çin'de emlak balonunun çok daha uzun süre patlamamasını sağlayan da bu iki faktördü.

    aslında emlak balonunun ve borç krizinin patlaması büyümenin yavaşlamasına rağmen çok daha uzun sürebilirdi. önce ticaret savaşları daha sonra ise covid-19 pandemisi süreci çok öne çekmiş oldu. şehirlerin hatta eyaletlerin kapatılması hele çin'in sıfır covid politikası inşaatların durmasına ve satışların bıçak gibi kesilmesine neden oldu. covid yasakları kalktığında ise beklenenin aksine konut satışları canlanmadı. çünkü çin'deki katalogdan satış sistemi (daha proje başlamadan konut ve iş yerlerinin satılması) insanları endişelendirmeye başlamış, belki hiç sahibi olamayacakları evleri satın aldıklarını düşünmeye itmişti. oysa ki neredeyse bütün şirketler finansman ihtiyacının önemli bir kısmını bu yolla sağlıyordu ve pandemide duran şantiyeleri tekrar canlandırmak için bu paraya muhtaçtı. devam etmeyen şantiyeler ise toplumsal patlamaya dönüşmek üzereydi. çünkü milyonlarca çinli bu projelere para yatırmış ve modern bir konutta yaşamayı düşlerken ya başlanmamış ya da kaba inşaat halinde konutları olduğu gerçeği ile yüzleşmişti.

    bu patlamayı önlemek için önce kamunun inşaat harcamaları arttırılarak bu şirketlerin konut dışı işlerden para kazanması sağlandı. daha sonra ise büyük kredi paketleri devreye alındı. 2021 yılında 498 milyar dolar kredi sağlanmasına rağmen hâlâ iyileşme olmayan sektöre 2022 yılında 29, 120, 168, 192, 157 milyar dolarlık kurtarma paketleri sunuldu. parasal genişlemeye her fırsatta karşı olduğunu dile getiren çin merkez bankası ve çin komünist partisi bu ve benzeri kredi paketlerini sağlamak adına ters repo, zorunlu karşılık serbesitesi ve para arzı kaynağını özel ve kamu bankaları kılarak bir nevi dünyanın en büyük finansal sahtekarlığına imza attı. parasal genişleme konusunda en çok eleştirilen abd'nin m2 para arzı 2020-2023 arası %35 artmışken çin'in m2 para arzı ise %46 arttı. çin ekonomisinin doğrudan ve dolayı %25'ini oluşturan inşaat sektörü ise bu durumdan en çok nemalanan kesim olmasına rağmen son viraja girdiğinden beklenen iyileşme asla sağlanamadı.

    iyileşme sağlanması bir yana evergrande, kaisa group, modern land, country garden, fantasia group başta olmak üzere çin'in 50 büyük inşaat şirketi'nin dörte biri temerrüte düşerken bir kısmı da iflas etti. sadece evergrande'nin 128 banka ve 121 gölge bankacılık kurumuna borcu olduğunu düşündüğünüzde çin'in dışarı yansıtmamak için olağanüstü çaba gösterdiği krizin ne denli büyük ve derin olduğunu anlayabilirsiniz. bu krizin ne denli büyük olduğunu gösteren diğer bir veri ise lehman brothers'in batışı ile tetiklenen 2008 krizinde abd'nin toplam 1.9 trilyon dolarlık parasal genişleme ile bunu atlatmasına rağmen çin'in doğrudan 1.5 trilyon dolarlık kredi desteğine rağmen krizin etkilerinin azalması bir yana iflasların artması denkleminden kolayca çıkarılabilir.

    çin'in içinde olduğu ekonomik krizin gerek ulusal gerekse global basında hiç konuşulmayan tarafında ise bizde yaşanan 2001 ekonomik krizi'ne çok benzeyen bir bankacılık krizi yer alıyor. 431 milyar dolarlık varlığı ile 2019 yılında batan baoshang bank ile başlayan kriz nisan 2022'de new oriental country bank of kaifen, yuzhou xin min sheng village bank, shangcai huimin county bank, zhecheng huanghuai community bank ve guzhen xinhuaihe village bank isimlerine sahip 5 bankaya el konulmasıyla su yüzüne çıktı. süreç çin'in ve dünya'nın en büyük bankası bank of china ve industrial and commercial bank of china'ya kadar sıçradı. aylarca konuşulan signature bank ve silicon bank valley'in iflaslarınn toplam 275 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde baosheng'in batışının hiç konuşulmaması çin'in ne denli yoğun bir propaganda yürüttüğünün ve ne denli kapalı olduğunun en önemli kanıtı niteliğinde.

    çin'deki bankacılık krizini derinleştiren başka bir sebep ise 4.600'den fazla banka ile (şube değil banka) denetlenmesi imkansız bir bankacılık sistemine sahip olması. ayrıca bu bankaların komünist parti'nin yerel yöneticiler ile girdiği çıkar ilişkisi çin'deki bankacılık krizini inlemeyecek bir derinliğe doğru götürüyor.

    çin elbet bu kriz silsilesini atlatacaktır ama görünen o ki 30 yıllık kazanımları bu krizden çıkarken tamamen yok olup gidecek. 5 yıl önce 2030'ların en yüksek kişi başı gelire sahip ülkelerinden biri olacağı öngörülen çin, nüfusum yaşlanması ve bu kriz nedeniyle asla orta gelir tuzağından çıkamayacak. mucize bitti, masalla iyi geceler.

    meraklısına;
    https://m.bloomberght.com/…-destegi-verecek-2313230
    https://www.indyturk.com/node/534281
    https://tr.tradingeconomics.com/…na/money-supply-m2
    https://www.scmp.com/…res-baoshang-bank-bankrupt-it